![]() | ||||
![]() ![]() ![]() Ağaç, Göktepe ve Kaz DağlarıTürkiye de yaşamak istiyorsan, düşünme, düşünürsen de konuşma, konuşursun da yazma, yazarsan da paylaşma demişler ama maalesef bu konulara uyamayacağım. Düşüneceğim, konuşacağım, yazacağım ve yayınlayacağım. Yazıma 1955-1960 yıllarında köyümde yaşanan bir hikâye ile başlamak istiyorum. İlçe kaymakamı köyümüze gelir. Bir yaşlı teyzeye muhtarın evini sorar. Muhtarın evini tarif eden teyze kaymakama oğlum sen kimsin, muhtarı niye arıyorsun diye sorar. İlçe kaymakamı olduğunu söyleyince; oğlum okusan da ormancı olsaydın ya der. Şu anda ormancılar muhtarın evindeler, bakış görüş de çok iyidir der. Köyümde bu hikâyenin anlatıldığı yıllarda, 1960 ın sonlarına doğru Göktepe yaylasından (Sinop-Çorum sınırında) babam bir kez (yapılarda kullanılan ağaç, tomruk) getirmek ister. Akşam ezanına yakın mandalar ile tam yola çıkacak ormancıların geldiğini fark eder. Yola çıkmaz. Ormancılar atları ile oradan uzaklaştıktan sonar yola çıkar. Eğer yakalansa mahkemelik olacak. Dağdan izinsiz ağaç kestiği için hapis cezası alacaktır. Bundan bir yıl önce de babam bana tarlamızdaki bir ceviz ağacının yaşlandığı için verimi çok azaldı. Kesip odun olarak satmamı söyledi. Bende muhtara tarlamızdaki ceviz ağacının kime nasıl kestirebileceğimi sordum. Muhtar, önce kesilip kesilemeyeceğine dair ziraattan izin alman gerekir dedi. Ziraat yetkilileri inceledikten sonra kesmeye uygunsa kesebiliyormuşum. Soruyorum. Bundan en az 50 yıl önce babam ihtiyacı olduğu halde köyünün yaylasından bir ağaç kesemiyorsa bugün binlerce ağaç nasıl kesilebiliyor? Bir köylü tarlasındaki bir ağacı, meyve ağacı bile olsa fark etmez izin alması gerekiyorsa, Kaz dağlarında kesilen ağaçlar gerekli araştırma yapıldı mı? Beş yıl, 10 yıl, 20 yıl, hatta 40 ve daha sonraki yıllar için doğaya vereceği zarar araştırıldı mı? Enerji Bakanlığına göre 13 bin, konun uzmanlarına göre 195 bin ağaç kesildiği söyleniyor. Ben tarlamda ki bir ağacı kesebilmem için ilgili kurumlardan izin almam gerekiyorsa Kaz Dağlarında kesilen 200 bine yakın ağacın kesilmesine kim, niye izin verdi? Kanadalı şirketin yanında kimler köşeyi dönecek? Birileri köşeyi dönerken doğaya, içme sularına verilecek zarar nedeniyle sönecek ocakların da hesaplanması gerekir. Bu hesabı yapacak yöneticiler de lazım. Türkiye Cumhuriyeti’ni kuranlar bağımsızlık savaşından hemen sonra dağına, taşına ve ormanına sahip çıkmışlardır. Osmanlı döneminde demir yolları yapan yabancı şirketlerle (İngiliz, Fransız, Alman) imzalanan 99 yıllık anlaşmaya göre tarihi eserlerimiz ve ormanlarımız peşkeş çekilmiş. Bu sözleşme Lozan’dan sonra Atatürk tarafından yırtılmıştır. Atatürk, ömrünün son günlerinde de orman kenarına gitmek istemiş. Gitmek istediği yer içinde orman kenarında da saraya değil, “Şöyle basit bir ev, ocaklı bir oda…” demiştir. Yalova’da da bir çınar ağacının dalını koruyan ve ormanları devletleştiren anlayıştan 90 yıl sonra Kaz dağlarında 200 bine yakın ağacı kesen bir anlayışa ne denir bilemiyorum. Bakıldığı zaman büyük bir orman içinde çölü andıran görüntüye ve ileride vereceği zararlara üzülmemek elde değil. Osmanlı döneminde II. Abdülhamit yabancı şirketlere yaptırdığı demir yollarını 10 km çevresinde (Toplamda 20 km) orman, maden ve taşocaklarının işletme hakkını bu yabancı şirketlere vermiştir. Osmanlı torunlarıyız diyenler, millilikten bahsedenlere soruyorum. Niye madenlerimizi kendimiz işlemiyoruz da yabancılara veriyoruz? Ben bir Osmanlı torunu olarak milli varlıklarımızın yabancılara peşkeş çekilmesinden yana değilim. Kaz Dağlarından çıkacak olan altının yüzde kaçı Türkiye’nin olacak? Daha doğrusu Türkiye de kimin olacak? Kimin olursa olsun vereceği zarara değer mi? Beni çıkarılacak ve Türkiye’ye kalacak altından çok çevreye, sağlığımıza vereceği zarar ilgilendiriyor. Bir kilo değil, bir ton altın bile benim halkımın sağlığından önemli değil. Başka aklımın almadığı bir konu da birlerinin başka yerlerde yapılan hataları göstererek Kaz Dağlarında yapılanları savunmaya kalkmaları. Bilmem nerede orman kesilerek villalar yapılmış. Yanlış ile yanlış savunulmaz. Bu yanlışı baban bile yapsa. Yöneticisinden vatandaşına, yanlış yapmadan hakça bölüşülen bir düzende yaşamak dileğim ile…. Mustafa Gürleyen (09.08.2019) Tarih:09 08 2019 12:50(1328)
Facebook'ta Paylaş
4. Yorum: karaçaylı 16 08 2019 10:59
sayın misafir yazar yazın sonlarında yanlış ile yanlışlar savunulamaz demiş villaları kim nereye yapmış olursa olsun yasalarımıza uygun değilse baban bile olsa dediği için yasal olmayanlara karşı olduğunu anladım.
3. Yorum: misafir 15 08 2019 08:57
2. yorumcu bu işi de siyasete bağladın konunun tamamını bilmiyorsan en azından siyasi görüşünü belli etmede insanlar senin ağaçları sevdiğini düşünsün. yazar efendiye gelince her şeyi birbirine karıştırmış bir yazı kaleme almış ama birbirinden farklı konular yazar efendiye şunu soruyorum o zaman tarkan (pop sanatçısı) neden evi kazdağlarının eteğinde orman içinde bunuda bir açıklayın. birde çanakkalede gösteriye gidenler orman içindeki yazlık konutlarından çıkıp onları bekleyen belediye ototbüslerine binerfek gösteriye gittiler bu arada bu orman içindeki evler lüx konutlar bir şey yazarken bir zahmet olayı yerinde inceleyin araştırın.
2. Yorum: 11 köy 11 08 2019 20:15
iki yüz bin civarı ağaç malisef gitmiş kendileride gidecek az kaldı.
1. Yorum: milat 09 08 2019 13:41
13 binmi 195 binmi sayın yazar madem yazıyorsun iyi araştırda öyle yaz bence. ![]() |
![]() ![]() ![]() Aşı
Eğitim Sağlık Ücretsiz Olmalı
Acı Reçete
İyi Kötü ve Deprem
Buğday da Askıda
Bende Tutmaz Diyorum
Fıkra Gibi Müjdeler
Atatürk’ten Mektup Var
15 Temmuz’un Dördüncü Yılında
Türkiye de Ne Var Ne Yok
Mustafa Kemal Anadolu da…
Bayramlar…
Maske Düştü
Virüs
Uyan Türkiyem Demiş
Korona ve Ortak Akıl
Korona Virüs Ev Cami
Sorunlar Mülteciler ve Korona
Şehitler Tepesi Boş Kalsın
Komşu Suriye
Deprem ve Hesabı
Deprem
Tam İNANACAĞIM ama
2020 Seni Çok Şeyler Bekliyor
Tabut Taşıyan Avukat ve Vatan Aşkı
Saraya Giden CHP'li Tiyatrosu
Saraya Giden CHP’li…
Ölümünün 81. Yılında Atatürk
Kaç Saat Kardayız?
Hastaneler ve Cerrahpaşa
Tarikatlar ve Biz
30 Ağustos ve Tarihi Günlerde Yaşananlar
Aile de mi, Okul da mı?
Ağaç, Göktepe ve Kaz Dağları
Suriye’den Saraçhane ye
15 Temmuz Destan mı, Kara Gün mü?
Topal ördek mi? Hayır
Eğitim ve 23 Haziran Seçimi
İktidara Sarı Kart Gösterme Zamanı
Emekli İkramiyesi Kimden?
Bandırma Vapuru Samsun ve 100. Yıl
Halk Önderi Atatürk Sayesinde-2
Halk Önderi Atatürk Sayesinde
Yeter Artık Kanmayalım
Oy Verdik Tatlı Dile…
Kılıçdaroğlu, Kaftancıoğlu, İmamoğlu ve
Atı Alan Üsküdar’ı Geçemedi
Beka Sorunu Değil Eğitim Sorunu Var
Beka Sorunu Var Yalanı
Tümü
Rıza Mor'u Aramızdan Ayrılışının 5. Yılında Rahmetle AnıyoruzYeni Yılı Kullanma TalimatıMekke 1 Ocak'ta değil, 11 Ocak'ta fethedilmiştirAşıSarıkamış FaciasıBugün Kış BaşlıyorÖzler Petrol Eleman İlanıSinop Basınını Rahatsız Eden OlayAhmed Cevad'ın yazdğı Çırpınırdı Karadeniz şiirinin aslıOn Bin Ekmek FaturasıBoyabat Ticaret ve Sanayi Odası Tanıtım VideosuTatil anılarınız çöp olmasınTÜRK KİMDİR ?Kıbrıs, İskenderun ve Hatay Gezisi Fotoğrafları-4Paraşütten çeltik tarlaları2019 Yılı Sinop İlçeleri Belediye Başkanlığı Seçim SonuçlarıKorona Virüs Salgını İçin Korunma Yöntemleri8-9 Şubat Boyabatta Kar Yağışından Görüntüler5 bin - 30 bin TL'yi aşan faturaların GİB Portalından e-Arşiv olarak DüzenlenmesiOsmanlıcaCumhuriyet’e YazdımMüjde…. Hadi Hayırlı OlsunKıta sahanlığının da Yunanistan’a bırakılması da mı yalan iftira?Boğazda Can PazarıTeşrik tekbiri başladıPirinçle meşhur olduk! Sıra domateste...Sallım ÇorbaAnlayamadıklarımKÜNYEboyabatgazetesi@boyabatgazetesi.com haber@boyabatgazetesi.com adreslerine E-posta gönderebilirsiniz ![]() | |||
Ocak ayı ziyaretci sayısı:690856![]() |