![]() | ||||
![]() ![]() ![]() ![]() Göçmenlere Açık Kapı PolitikasıErdoğan Erkaymaz İdlib’de Suriye güçlerini,n saldırısında 33 askerin şehit olmasının ardından Türkiye’nin Avrupa’ya gitmek isteyen mültecileri engelleyemeyeceği haberleri üzerine çok sayıda göçmen Kapıkule ve Pazarkule sınır kapılarına akın etti. İdlib’de Suriye güçlerini,n saldırısında 33 askerin şehit olmasının ardından Türkiye’nin Avrupa’ya gitmek isteyen mültecileri engelleyemeyeceği haberleri üzerine çok sayıda göçmen Kapıkule ve Pazarkule sınır kapılarına akın etti. Edirne’ye ulaşan göçmenler, Yunanistan’a varma hayaliyle sınır kapılarında toplandı… Türkiye sınırını geçerek tanpon bölgeye giriş yaptılar. Ancak Yunan askerleri göçmenlerin ülkelerine giriş izni vermedi. Konuyla ilgili; AKP sözcüsü Ömer ÇELİK “Mülteci politikamız aynıdır ama ortada bir durum var, artık mültecileri tutabilecek durumda değiliz” ifadelerini kullanmıştır. 29 Şubat Cumartesi akşamı saat 29:50 itibariyle içisleri bakanı Soylu; Edirne üzerinden Türkiye’den ayrılan göçmen sayısının 47 bin 113 olduğunu açıkladı. Oysa bu iktidar; “Sizler bizim kardeşlerimizsiniz. Kardeşlerimizin yurdunda kendi evindesiniz. Kim ne derse desin, sizler bize asla yük değilsiniz. Bizim kültürümüzde misafir berekettir, şereftir. Siz hem bize ensar olmak vasfını bahçettiniz. Hem de evimizi şereflendirdiniz” dememişti? Bugün sığınmacılar için; “Biz bu kadar mülteciye bakmak, onları beslemek durumunda değiliz”… 10 yılda koruduğumuz kişileri şimdi kışın ortasında kapılarda, tampon bölgelerde komşu ülkelerin gazla karşılatıyor; derme çatma botlarla soğuk denizlerde… 9-10 yıldır sayısı 4 milyonu aşan savaştan kaçan Suriye’lilere karşı çıkanlara, hükümet faşistlikle suçluyordu. Yine geri kabul anlaşma şartlarına uymayan Avrupa’ya bu güne kadar sınırları açmamış Türk vatandaşlarına söz verilen vizesiz seyehat hakkı tanınmadığı zaman da bu günkü durum yapılmamıştı. Tüm dünyaya bu ahlaki duruşumuzu sergilerken bu yanlış neden? Bu tam bir samimiyetsizlik. Dünyada her yıl daha çok insan, yaşadığı toprakları terk etmiş zorunda kalıyor. 80 milyon insan vatanından, topraklarından koparılmış mülteci olarak yaşamaktadır. Suriye’de bu vahşeti oraya kim getirdi artık tüm dünya biliyor oysa bu insanlar yıllardır o ülkede yaşadılar. Gazetelerdeki fotoğraflardaki kadınların çocukların yüzündeki dehşet ve ızdırapta, savaşa neden olan ülke yöneticilerinin akılsız politikalarının ve siyasetlerinin yanlışının, akan kanların sorumluluğunu, utancını yaşamazlar mı? Suriye’deki savaşın artık son bulması ve siyasi bir çözüme ulaşmak için güvenilir bir plan yapmanın zamanı çokta gelmiştir. Dokuz yıl sonra, ülkemizde ve dünyanın diğer ülkelerindeki herhangi bir yerde yaşayan Suriye’lilere “Gidin ülkenizde savaşın evinize dönün” denilebilir. Onların dönebilmesi için güvenli bir yaşam olması gerekli. Bu savaşın sorumluluğu Esad olduğu kadar onun yanında, karşısında yer alan, Suriye için plan yapan başta ABD ve Rusya dahil olmak üzere katkıda bulunan tüm devletlerdir. Yaşanan bu insani durumu sadece Uluslar arası Af örgütü çağrıda bulunmuştur. Bu çağrıyla sınırlı kalmamalıdır. Uluslar arası toplumun harekete geçirilmesi gerekir. Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği mültecilerin sorunlarına kalıcı çözümler bulmalıdır. Şimdi Türkiye’den yola çıkanların Deniz geçişlerinde olası bir boğulmalarda, sınırdan zorlamalarda çatışmalarda canlara bir şey olursa bu insanlık dramının sorumlusu kim olacak? Bir dip not düşmek istiyorum. Ben Erdoğan Erkaymaz; “1864 Çerkez Soykırımında Aphaz’yadan Osmanlıya gelen Abhaz sığınmacı torunuyum.”) Sevgi ile kalın Tarih:03 03 2020 14:02(28198)
Facebook'ta Paylaş
4. Yorum: aslan 06 03 2020 20:56
milat bey veya hanim; her devlet sinirlarini korumakla mükelleftir. baskalarinin doldurusuyla bop'a girdik ve ari kovanina sokulan çomak sonucunda çomagi sokanlar ortadan kayboldu. goçmen furyasini bu zavalli millet çekiyor. bu yoneticileri, dokunmayin sinir otesine diye akli erenler uyardi. 5 milyon kisi ulke içine yayildi. hala bu durumu tasvip etmenin sebebi nedir, akillanin biraz!!!
3. Yorum: milat 04 03 2020 09:47
yıllardır bu göçmenleri niye alıyoruz diye tepinen sizler şimdi kalkmış samimiyetten bahsediyorsunuz. katil esada tek kelime edemeyen sizler bir kere de devletinizin yanında olun.türkiye cumhuriyeti devleti yıllardır üstüne düşen görevi layıkı ile yapmıştır hemde tüm dünyada örnek olacak şekilde lakin bu işinde bir sınırı var defalarca verilen sözler tutulmamış üstüne üstlük bu zalim yönetime destek verilmiş devletimizde artık yeter buraya kadar demiş. sizin gibilerde devletimiz haklı biz üzerimize düşen görevi yaptık bundan sonra kimseyi zorla tutacak halimiz yok demiyorda avrupanın türkiye karşı dediklerinin sözcülüğüne soyunuyorsunuz
2. Yorum: 11 köy 04 03 2020 07:45
hep müslüman ülkeler hristiyan ülkekere göç halinde sen bilime önem vermezsen daha çok gidersin hurafelerden ve din tüccarlarından kurtulmazsanız onlara hep muhtaç kalırsınız.
1. Yorum: 11 köy 03 03 2020 17:25
neresinden tutsanız elinizde kalıyor ![]() |
![]() ![]() ![]() Sarıkamış Faciası
24 Kasımda Hatırlanan Öğretmenlerim
KKTC’nin 37. Kuruluş Yılı Kutlu ol
10 Kasım
İnadın ve İnancın Adı "ERNESTO CHE GUEVA
30 Ağustos Zaferi
En Acı 45 Saniye (17 Ağustos 1999 Saat:
24 Temmuz Basın Bayramı
19 Mayıs Tatil Değil Bayramdır
İyi ve Güzel İşlerde Birbirinizle Yarışı
Biz Senin İçin Burada Kalıyoruz Sende Bi
Üst Üste 3 Gün Alkış
Çanakkale Zaferi Mustafa Kemal'in Doğduğ
Göçmenlere Açık Kapı Politikası
Tasarruf İçin Akşam Pazarına Gidin
Atatürk’ün Vasiyeti’nin İpta
Kalemi Gibi Dimdik Yaşamıştı (Uğur Mumcu
10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü Kutlu O
Mutlu Yıllar
Şanlı Tarihimizde Söz Edilmeyen Trajedi:
Nedir Bu Atatürk Düşmanlığı
Komşusu Aç İken Tok Yatan Bizden Değildi
10 Kasım
İnadın ve İnancın adı ”Ernesto Che
Zil Çaldı, Okullar Açıldı
Ne Olacak Emeklinin Hali
Halkın İradesine Gasp “Kayyum̶
Kaz Dağları’na Sahip Çık!
Lozan Barış Antlaşması (Ezilen Bir Halkı
ODTÜ’de Kavaklık Direnişi
İsraf, Kibir, Şatafat Kaybetti Umut Kaza
İBB Başkan Adayları Ortak Yayına Çıktı
VIP’iniz Batsın
“Mezarım Türkiye’de Olsun, Oda Yeter Ban
İnsanlığın Yaşadığı En Korkunç Soykırım
Milli Mücadelenin 100. yılı
Annesiz Anneler Günü
Gerçekler Hapsedilemez (3 Mayıs Dünya Ba
1 Mayıs işçinin emeğin bayramı
Sinop Nükleer Santral İstemiyor
Aydınlanmanın Işığı Köy Enstitüleri
Kamu Düzenini Koruyan Polis Teşkilatımız
“Müller – Anam Anam Ali” Ali
Atatürk Diye Bir Adamı Duydun mu?
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü
Siyasi Etik Sözleşmesi
Kalemi Gibi Dimdik Yaşamıştı (Uğur Mumcu
Seçmen Kaydırma
Bir Organ Bağışla! Bir Hayat Armağan Et!
Tümü
Bir Turizm MasalıBoyabat'tan Kar Manzaraları 18 Ocak 2021ÇalmakRıza Mor'u Aramızdan Ayrılışının 5. Yılında Rahmetle AnıyoruzYeni Yılı Kullanma TalimatıSarıkamış FaciasıBugün Kış BaşlıyorÖzler Petrol Eleman İlanıSinop Basınını Rahatsız Eden OlayAhmed Cevad'ın yazdğı Çırpınırdı Karadeniz şiirinin aslıOn Bin Ekmek FaturasıBoyabat Ticaret ve Sanayi Odası Tanıtım VideosuTatil anılarınız çöp olmasınTÜRK KİMDİR ?Kıbrıs, İskenderun ve Hatay Gezisi Fotoğrafları-42019 Yılı Sinop İlçeleri Belediye Başkanlığı Seçim SonuçlarıKorona Virüs Salgını İçin Korunma Yöntemleri8-9 Şubat Boyabatta Kar Yağışından Görüntüler5 bin - 30 bin TL'yi aşan faturaların GİB Portalından e-Arşiv olarak DüzenlenmesiOsmanlıcaCumhuriyet’e YazdımMüjde…. Hadi Hayırlı OlsunKıta sahanlığının da Yunanistan’a bırakılması da mı yalan iftira?Boğazda Can PazarıTeşrik tekbiri başladıPirinçle meşhur olduk! Sıra domateste...Sallım ÇorbaAnlayamadıklarımKÜNYEboyabatgazetesi@boyabatgazetesi.com haber@boyabatgazetesi.com adreslerine E-posta gönderebilirsiniz ![]() | |||
Ocak ayı ziyaretci sayısı:879152![]() |