Erdoğan, ben seçilinceye kadar seçime giderim diyebilir mi?

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip ERDOĞAN, 2023 seçimleri kazanamaması halinde seçilinceye kadar seçime devam derse kim ne diyebilir?

Yüksek Seçim Kurulu, ANAYASA yargı kurumlarının gücünü yanına alan Erdoğan “Şahsım Devleti” ne yasalar, ne muhalefet kimse sesini çıkaramaz. Hala anlamadınız mı güç bende diyor?

Bir gece yatıp, sabah kalktığında, Türkiye’de seçim falan yok derse, ki diyebilir!

2018 Cumhurbaşkanlığı seçiminde, 2 milyon 500 bin mühürsüz oy (yüzde 5) YSK kararıyla geçerli sayılmadı mı? Bu durumda, yüzde 46 ile Cumhurbaşkanı seçilmedi mi? “Atı alan Üsküdar’ı geçti” diyerek yoluna devam etti.

Muhalefet, birkaç gün havanda su dövmekten başka ne yapabildi?

2023 Genel seçimleri de bundan farklı olmaz. 2018 yılındaki taktiği veya bir benzerini 2023 Genel Seçimlerinde uygulamayacağını kim garanti edebili?

ANAYASA’yı, kanunları tanımayan, tek adam, Türkiye’nin sahibi benim, ben ne dersem o olacak diyor, ama muhalif yazarlar, TV yorumcuları günlerdir ANAYASA ve kanunlardan bahsediyor!

Geçiniz bunları…

AKP’li Yavuz; “Hiçbir şey olmasa bile kesinlikle bir şey oldu” İstanbul seçimleri YSK kararı ile iptal edilmedi mi?

İktidar, dürüstçe, adilce seçim istiyorsa, muhalefet partilerinin “Parmak boyası” teklifine rağmen, iktidarın istememesinin bir sebebi vardır her halde?..

AKP’lilere göre, oy çalmak, çeşitli sandıklarda 3-5 oy kullanmak kul hakkına girmiyor. AKP’nin iktidar da kalması için her yol dinen mübah!

Allah uzun ömürler versin, Recep Tayyip Erdoğan, vefat edinceye kadar hiç kimse Türkiye’de seçim hayalleri kurmasın.

Onun içindir ki, 2023 yılı içerisinde, AKP kazanıncaya kadar Türkiye çok genel seçimde sandığa gider.

Seçim sudan bahanelerle iptal edilebilir. Seçimde her yol AKP’ye çıkar.

Çünkü, yazılı ve görsel medyanın yüzde 95’i iktidarın elinde, sosyal medyada binlerce trol Erdoğan’ın beyaza kara dediğine, tamam reis siz öyle diyorsanız karadır diyorsa…

Türkiye’de deki demokrasi “Şahsım devleti” demokrasisidir.

TBMM’deki iktidar milletvekilleri ise, kendilerini milletin vekili zannetmeleri ise ayrı bir trajedi.

Halkın içine çıktıklarında övünerek milletvekiliyim demeleri içler acısı.

Vatandaş, benim eleştirdiğim iktidar milletvekilleri ile karşılaştıkları zaman, el pençe durarak sayın vekilim derken sana ne oluyor diyebilirsiniz?

Milletvekilliği sıradan bir iş değildir. Vatandaştan aldığın oyların vebalini, dinen ve insanen düşünmezseniz, siyasi parti liderinize sınırsız biat ederseniz salla, başı, alırsınız maaşınızı.

Milletvekili adayı olabilmek için çok fazla özelliğinizin olmasına gerek yok, ilkokul mezunu olmanız yeterli.

Yeter ki, liderinizin sözünden çıkmayın.

Her hangi bir kamu kuruluşunda çalışan mazeretsiz veya mazeretli 3 gün işe gelmediğinde işten çıkarılırken, TBMM’ye aylarca gelmeyen iktidar milletvekillerinin olduğu bir ülke de yaşıyoruz.

Peki, aylarca Meclis’e gelmeyen bu milletvekillerinin aldıkları maaş helal midir veya sizler helal ediyor musunuz?

Yeni Türkiye’de, hiçbir şey olamıyorsan, hiç olmazsa milletvekili ol dönemi !

Neden böyle bir yazdım derseniz;

İYİ Parti Genel Başkanı Meral AKŞENER, TBMM’de partisinin grup toplantısında; “Saraydaki siyaset dehaları abuk, subuk konuşuyor. Vay efendim neymiş bu seçim diğerleri gibi değilmiş. Başörtü meselesinin tekrar gündeme gelmesi iyi olmuş bunun seçimde çok faydası olurmuş. Yok eğer seçimi kaybederlerse anayasa mahkemesinden bu metni iptal ettirirlermiş. Seçim sonrasında da bunun ekmeğini yemeye devam ederlermiş.

Daha ahlaksızca olanı da var teklif mecliste 400’ü bulsa da bazı milletvekillerine hayır oyu kullandırıp referandumuma götürürlermiş. Erdoğan seni uyarıyorum bu konu bir sınavdır. Kim hangi siyasi rantı kovalıyor beni ilgilendirmez. Ben şunu bilirim ant olsun yemin olsun başörtülü başörtüsüz tüm kadınların tüm insanlarımızın saf ve temiz duygularını sömürmenize müsaade etmem etmeyeceğim.

Sarayda kumpasın dümenin her türlüsü var ahlaktan eser yok. Adeta entrikanın her çeşidi yaşanıyor. Erdoğan’ın Saray düzeni bu. Bizans Sarayı’nın bunlardan öğrenecekleri var.” diyor.

İçişleri Bakanlığı, AKP’yi çok iyi tanıyan Sayın AKŞENER’in böyle bir konuşarak millete ne anlatmak istiyor?

Yazık bu milletin paraları seçim masraflarına.

“Şahsım devleti” ne düşünürse o olur bu ülkede !

Şaka gibi ama gerçek…

“Kenan Evren’in, ülkenin başından ya gitmiyorum derse ne yaparsınız” sözleri hala kulaklarımızda.

Özet olarak, Türkiye ekonomik olarak iflasını ilan edene kadar, açlığa, yoksulluğa tek adam iktidarına devam!

Not: Bir köşe yazıma, bir yorumcu CHP’li belediyelerde yolsuzluklar var neden yazmıyorsun diye yorum yapmış. Sayın, yorumcu, Bu ülkede kim yolsuzluk, hırsızlık, fakir fukaranın tüyü bitmemiş yetimin hakkını yiyorsa, şerefsiz, alçak ve vatan hainidir. Ayrıca, SAYIŞTAY raporları, İçişleri Bakanlığı müfettişleri raporlarında varsa CHP’li belediyelerin yolsuzlukları gönder, yazmayan da dünyanın en rezil insanıdır. İktidar, muhalefet belediyelerinde yolsuzluk ve hırsızlık olacak da günlerce manşetlere taşımayacak aklınız kabul ediyor mu?

CHP’li İstanbul Büyükşehir Belediyesi, tespit ettiği AKP dönemine ait 40 yolsuzluk dosyası üç yıla yakındır savcılıkta bekliyor neden sorgulamıyorsunuz?

AKP’nin yaptığı yolsuzluk değil mi?