Yayın Tarihi:22 11 2024 11:10(227)

Faiz Politikalarının Önemi

OSMAN ÇAKIR / 21 Kasım 2024

Türkiye ekonomisi uzun süredir gelir dağılımındaki bozukluk, alım gücünün erozyonu, fahiş konut ve kira artışları, döviz kuru, altın ve borsa hareketleri ile yüksek ve inatçı enflasyon gibi ciddi sorunlarla mücâdele ediyor.

Sürekli yükselen fiyatlar vatandaşın cebini yakarken, geleceğe dair güvensizlik de giderek artıyor.

Bu tabloda, Merkez Bankası'nın faiz indirimine yönelik adımlarını dikkatlice değerlendirmek son derece önemli.

Aylık enflasyonda vatandaşın hissedebileceği ve görebileceği somut bir düşüş yaşanmadan faiz indirimine gidilmesi, mevcut ekonomik kırılganlığı daha da derinleştirebilir ve kalıcı bir çözümden ziyâde yeni sorunlara yol açabilir.

Yüksek enflasyon, sâdece rakamlar üzerindeki bir artış değil, aynı zamanda insanların yaşam standartlarını doğrudan etkileyen, alım gücünü aşındıran ve geleceğe dair umutsuzluğu besleyen bir olgudur.

Ürün etiketlerindeki sürekli yükselişler, vatandaşın temel ihtiyâçlarını karşılamasını zorlaştırırken; döviz kuru, altın ve borsa dalgalanmaları da ekonomik belirsizliği artırıyor.

Bu belirsizlik ortamında yatırımlar ertelenir, üretim azalır ve istihdâm kayıpları yaşanır. Dolayısıyla, enflasyonla mücâdele, ekonomik istikrârın sağlanması için olmazsa olmaz bir adımdır.

Tabii ki enflasyonla mücâdelede faiz politikalarının önemli bir araç olduğu doğrudur. Ancak, faiz oranlarının tek başına enflasyonu kontrol etmek için yeterli olmadığı da herkesin malumudur.

Merkez Bankası'nın faiz indirimi kararı, enflasyonun kontrol altına alındığı ve ekonomik göstergelerin olumlu yönde ilerlediği bir ortamda alındığında olumlu sonuçlar doğurabilir.

Mevcut durumda, enflasyonun hâlâ yüksek seyretmesi ve ekonomik göstergelerdeki belirsizlik göz önüne alındığında, aceleci bir faiz indirimi ciddi riskler taşımaktadır.

Faiz indirimi, kredi mâliyetlerini düşürerek talebi artırabilir. Ancak, arz yetersizliği devam ederken artan talep, enflasyonu daha da yukarı çekebilir.

Bu durum, bir kısır döngüye yol açarak enflasyonun kontrol altına alınmasını daha da zorlaştırabilir.

Faiz indirimi, yabancı yatırımcıların Türkiye'den sermaye çekmesine neden olabilir ve döviz kurunda ani yükselişlere yol açabilir.

Döviz kurundaki bu yükseliş, ithâlât mâliyetlerini artırarak enflasyonu besler ve ekonomik istikrârsızlığı derinleştirir.

Vatandaşlar ve yatırımcılar, enflasyonun kontrol altına alınamadığı ve Merkez Bankası'nın istikrârlı bir politika izlemediği izlenimine kapılırlarsa, ekonomik güven sarsılır.

Güvensiz bir ortam, yatırımları azaltır, üretimi düşürür ve ekonomik büyümeyi olumsuz etkiler.

Ekonomi yönetiminde her zaman söylediğimiz gibi güven ve istikrâr öncelikli olmalıdır.

Merkez Bankası'nın öncelikli hedefi, ekonomide güven ve istikrârı sağlamaktır. Bu da ancak enflasyonun kalıcı olarak düşürülmesiyle mümkün olabilir.

Aylık enflasyon rakamlarında vatandaşın görebileceği ve hissedebileceği bir düşüş yaşanana kadar faiz indirimine gidilmemesi daha isâbetli bir yaklaşım olacaktır.

Bu süreçte, enflasyonla mücâdeleye yönelik politikaların etkinliği artırılmalı, arz tarafındaki sorunlar çözülmeli ve ekonomik yapısal reformlar hızlandırılmalıdır.

Ancak bu şekilde Türkiye ekonomisi sürdürülebilir bir büyüme yoluna girebilir ve vatandaşların refâhı artırılabilir.

Acelecilik değil, sağlam adımlar, daha çok üretim ve istikrârlı bir politika, ekonomik iyileşmenin temel taşlarıdır.

Facebook'ta Paylaş

Yorumcuların dikkatine! Yasal Uyarı!

  1. Yorumlarınızı anlaşılır bir dille ve dilbilgisi kurallarına uygun olarak özenle yazınız. BÜYÜK HARF kullanmayınız. Tekrar okuyarak yanlışlarınızı düzeltiniz.
  2. Anlaşılmaz kısaltmalar yapmayınız.
  3. Lütfen yorumlarınızda terbiye dışı sözler kullanmayınız.
  4. Yazılan yorumların sorumluluğu yazarına aittir. Sonradan pişman olunacak hukuki sorunlarla karşılaşmamak için kişi veya kurumlara yöneltilmiş olan eleştirileriniz hakarete varmasın.
  5. Yorumlar denetlendikten sonra yayına verilecektir.
  6. Yazılarımızda yanlış ya da kusurlu bir konu bulunursa bunu lütfen bize bildiriniz.

Yukarıdaki Sözleşmeyi/Uyarıları kabul ediyorum.
'Evet' Yazın:
İsim:
E-mail: (isteğe bağlı)




Beni Unut

Boyabat Devlet Hastanesi Özel mi? Yoksa Şehir Hastanesi mi?


24 Kasım Öğretmenler Günü


Anılardan Bir Demet


86 yıllık bir fotoğraf


Boyabat Gazetesi 10 Kasım Mesajı


Hisar Tuğla Eleman Aranıyor İlanı


Tarihin gördüğü en garip savaş


Boyabat Gazetesi Cumhuriyet Bayramı Mesajı


Medya, Tüketim ve Mutluluk


Sayın Boyabat CHP İlçe Başkanım…..


2024 Boyabat Yerel Seçim Sonuçları (31 Mart 2024)


Şafak Akça yazdı: Yaşasın Tatil!


2024 - 1445 Ramazan İmsakiyesi


Boyabat'ın 2023 yılı nüfusu belli oldu


Mutlu Yıllar


AKP iktidarı, hangi ekonomik program hedefini tutturdu ki?


Türkiye'de, sosyal adalet gereği zamlar yapılıyor!


Vergi Bağlandı


Sallım Çorba


Bazı Haramlar -2


Yılmaz Özdil şehit dedelerimizin dünyanın nerelerinde yattığını


Boyabat Ticaret ve Sanayi Odası Tanıtım Videosu


8-9 Şubat Boyabatta Kar Yağışından Görüntüler


5 bin - 30 bin TL'yi aşan faturaların GİB Portalından e-Arşiv olarak Düzenlenmesi


Müjde…. Hadi Hayırlı Olsun


Fevkaladenin Fevkinin de Fevkinde


Yazı ve Haberleriniz İçin:
boyabatgazetesi@boyabatgazetesi.com
haber@boyabatgazetesi.com
adreslerine E-posta gönderebilirsiniz.
Aralık ayı ziyaretci sayısı:

14295


Tasarım:DtGaNi