Bir çok kişi söylemek istediğini söyleyemiyor. Ya başıma bir hal gelirse diye korkuyor. Çevremde gözlemlediğim, gördüğüm ve duyduklarım bana bu kanıyı veriyor.
Bazı kişilerde ya baktığını gerçekten göremiyor, ya da gördüklerini söylemek istemiyorlar.
Hani bu yıl emekliler yılı ilan edildiya...
Tanıdığım emeklilere selam verdiğim zaman selamımı alıp almadığını göremiyorum. Ya alması gereken gıdayı daha ucuza alabilmek için marketler arasında koşturuyor, ya da selam ücretliyse ödeyemem korkusundan yüzüme bile bakmadan uzaklaşıyor.
Fakat bu emeklilerin çoğunluğu havalar iyi olduğu zaman, evine yakın parklarda oturacak yer bulurlarsa sohbet zamanı bulabiliyorlar. Ancak bu şekilde hasret giderip, dertleşebiliyorlar.
Bir çay ocağına oturup sohbet etmesi gereken bu emekliler niye bu durumdayız diye düşünmüyorlar sanırım. Düşünseler bu durumda olmazlardı. Emekliler yılının bitmesine de az kaldı.
Bir bardak çay bile içmeye cebinde parası olmayan bazı emekliler yılının son günlerinde yılbaşı kutlamasının, yıl başı için çam süslemesinin günah olduğunu söylüyorlar. Fakat on yaşındaki bir kız çocuğunun gelin olarak süslenmesine ses çıkarmıyorlar.
Yılbaşı geliyor. İstediğiniz gibi kutlayabilirsiniz. Birşeyler yapmak lazım. Kimin ekonomik gücü neye yetiyorsa. Aman dikkat. Yediğiniz gıdalara dikkat edin. Sahte üretilen gıdalardan da zehirlenmeyin. Alkolden zehirlendiler derler.
Belirli günlerde hediyeleşmek iyidir. Yılbaşıda bu özel günlerden biridir. Bence maddi durumu iyi olanlar eğer bir hediye alacaksa bir kitap alıp hediye edebilirler.
Şöyle bir söz var. "Geçmişini unutan gelecekte var olamaz". Geçmişimizi unutmamak, unutturmamak için okumak gerekir. Hediye edilen kitaplar okundukça hem bilgimiz artar, hem de dostluklar.
Tabi ki herkes hediye alamaz. Almak ister ama alamaz. Kim ne derse desin ekonomik durum iyi değil. Emeklilerde bu kötü ekonomiden etkilenenler.
Geçen hafta bir dernek genel kuruluna katıldım. Eski başkan yaptıklarını anlatırken çok masraflı olduğu için şenlik yapamadık dedi. Hiç kimseden ses çıkmadı. Orada olanların çoğunluğu Türkiye'de ekonomik durumun kötüye gittiğini bilip de söyleyemeyenlerdendi. Demekki kötü ekonomi herkesi etkilemiş.
Emekliler yılının son günülerindeyiz. Keşke emekliler yılı bitmese diyen varmıdır acaba. Olduğunu zannetmiyorum. Ekonomik şartlar yalnız emeklileri değil, emekliyi de işciyide etkiledi.
Emekliler, emekli yakınları hepinize bir soruyorum. Oh be. Emekliler yılı çok iyiydi. Tatile gittim, gezdim, tozdum, torunlarıma istediğim harçlığı verdim diyen kaç emekli vardır?
Tatilimi yaptım, istediğim yere gittim diyen emekliler, annem babam bana muhtaç olmadan kendi maaşları ile geçirniyorlardı diyenler keşke emekliler yılı bitmese diyebiliyor musunuz?
Bende bir emekli olarak bir hesap yaptım. Bir an önce bu yıldan kurtulmak istiyorum.
Aylığımdan ortalama her ay 12 dolar çalınmış. Ayrıca gelen zamlarla gıdamdan çalınanlar hariç. Damacana suya bile altı ay içinde iki kez zam geldi. Gerisini siz düşünün.
Ben tekrar tekrar söylüyorum, emekliler yılından memnun değilim. Ey emekliler yılı, biran önce git bir daha gelme diyenlerdenim.
Senin gibi bir yıl daha istemiyoruz diyen kaç kişiyiz? Sokaklarda yaşananlara bakarsan çok kişiyiz.
Emeklilerin durumuna gülenler, ekonomik yönden ülkemizde iyi olan bir şey göremiyorum. Sizce varda ben görmeyenlerden biriyim?
Ben gelecek yıldan da umutlu değilim. Keşke tüm okuyanlara gelecek yıl için iyi dileklerde bulunabilsem.
Yine de yeni yılınızı en içten dileklerim ile kutlarım. Inşallah düşüncelerim de yanılan ben olurum da her şey güzel olur.
Mustafa Gürleyen (24.12.2024)