Otogar da Diğer Faaliyetlere Neden Son Verildi?....

Sizler sustukça bu ülkede hiçbir sorun çözülmez. İnanın yöneticiler bu tür gücü sizlerden alıyor… Bakın ben kimseyi şikayet etmiyorum, sadece hak arıyorum. Ya sizler!................

Açıkça ifade ediyorum üç maymunu oynamak genimize işlemiş. Kimse bana laf ebeliği yapmasın. İlçe insanına baktığımızda Atatürk'ü sevmeyen yok gibi. Ama bir Cuma günü Atatürk'ü yad etmeyen vaize gereken cevabı vermem üzerine camiyi terk ettiğimde bana destek veren bir kişi dahi olmadı. İşte o an bir kez daha yıkıldım. Bana destek derken, beni savunma amaçlı demiyorum, ben bu tür teşebbüslere vicdanım ile hareket ederim. Beni asıl üzen o gün cemaat içerisinde hiç mi Atatürk'ü seven yoktu.

Gelelim sadede…..

Önce otogarın tanımını yapalım. Otogar, şehirler arası çalışan otobüslerin yolcularını aldıkları ve indirdikleri yerdir. Otogar yönetmeliği içerisindeki şu maddeye de göz atalım; "m) Tüm işletmeci ve kiracılar imar planı ve onaylı projeleri dışında idarenin onayını almadan kiraladıkları yerlerde tadilat veya onarım yapamazlar." Bu konu ile ilgili mahkeme kararına da bir göz atalım . Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin verdiği karara göre, ruhsatında 'özellik arz eden bina' ve faaliyet konusu olarak düğün salonu yazmayan yerlerde düğün yapılamayacak. Yasak, 5 yıldızlı otellerle birlikte tarihi köşkler, yalılar, saraylar gibi yerleri de kapsıyor.

Dönemin belediye başkanına soruyorum….

Otogar dışındaki diğer işletmelere senin zamanında izin verildi. Bildiğim kadarı ile otogarın da ruhsatı mevcut değil. Yasalar otogar ve müştemilatı dışında işletmelere müsaade etmezken nasıl böyle bir girişimde bulundun. Belediyeler kanun uygulayan bir merci iken ruhsatı olmayan bir düğün salonuna neden göz yumdun. Tabir-i caiz ise yasadan üstü müsün veya TC kanunlarına mı muhalifsin?

Dönemin belediye başkanı.....

İmar affı nedeniyle mahkemenin yıkım kararından kurtulan meşhur 11 katlı binalara sizde ortaksınız. Söz konusu binalar hakkında açtığım davadan vazgeçmem için kardeşime sunulan kaymak teklifleri dün gibi hatırlıyorum. Kabul etmediğimiz için yasaların dışına çıkarak ben yaptım oldu zihniyeti ile üzerimize saldırdın. Yasal haklarımı gasp ettin. Alın terime göz diktin. Tabir-i caiz ise ‘’Mühür kimde ise sultan odur’’ dedin. Ama aldığın ah, seni iflah etmez…

Dönemin belediye başkanı……..

Bir tarafta hakkını gasp ettiğin biz, diğer tarafta yasal hakkı olmadığı halde gayri resmi izin verdiğin düğün salonu sahipleri. Hiç adil olmadın hiç, Allah'tan da mı korkmadın. Hadi biz sana boyun eğmediğimiz için bedel ödedik. Ya ruhsat vermenin mümkün olmadığı bir işletmeye hangi şartlarla niye, neden, niçin gayri resmi izin verdin. Bu tezat niye!.... ‘’Kaz gelen yerden tavuk esirgenmezmiş’’ Atasözü tekerrür mü etti yoksa……………..

Değerli okuyucular…

Söz konusu düğün salonu 28 Haziran 2024 günü mühürlendi. Yetkililere yaptığım şikayetler kifayetsiz kaldığı için konuyu İçişleri Bakanlığı'na taşıdım. Bakanlık yetkililerden savunma isteyince, söz konusu yerler apar topar mühürlendi. Yani faaliyetlere son verildi. Yirmi yıl içerisinde ilçede dönen dolapların sadece bir tanesini aktardım. Sadece yönetenler mi kusur ve kabahatli, en az onlar kadar bunlara oy verenlerde kusur ve kabahatlidir. İnanın Boyabat'ın yirmi yılını heder ettiler.

Geçmişte bana şöyle soru soran oldu. Oldu ya Hasan Kara belediye başkanı oldu. Onunda kusur ve kabahati olursa yazar, çizer misin dediler. Koskocaman bir evet demiştim.

Kulağınızı iyi açın, şu an itibarı ile sayın Kara'yı üç nedenle İçişleri Bakanlığı'na şikayet etmiş bulunmaktayım.

Son söz: Ben kaybolan adaleti mum ile arayan adamım. Klavye erkekliğini hiç sevmem. Bedeli ne olursa olsun sonuca ulaşmak isterim. Çünkü vicdanım ancak öyle rahatlıyor.

SAYGILAR
HÜSEYİN CÖMERT